Brooklyn Nine-Nine – Dizi Yorumu (1. Sezon)

Merhabalar!

Bu sefer de uzun zamandır listemde olan ama bir türlü sıranın gelmediği (çünkü sürekli yeni şeyler izlemekle meşguldüm) ama en sonunda sabahları kahvaltı yaparken çok odaklanmama gerekmeyen ve beni düşünmekten uzak tutacak eğlenceli bir dizi arıyordum ve dedim ki, neden Brooklyn Nine-Nine’a başlamıyorum?

Ben de hemen buldum ve başladım… Şimdi sizlere, dizinin konusu, kadrosu ve yorumumdan bahsedeceğim.

Şimdilik sadece birinci sezonu izlediğim için, birinci sezona dair yorumlarımı gireceğim. ^^ Sanırım her sezon için teker teker yorumlarımı girmeye devam edeceğim, izler izlemez yazmak daha kolay oluyor çünkü. :>

Brooklyn Nine-Nine – Dizi Konusu:

Brooklyn Nine-Nine polisiye komedi tarzında bir Amerikan yapımı televizyon dizisidir. ABD’de Fox tarafından yayınlanmaktadır. Dizi New York Polisi’nin Brooklyn’deki kurgusal 99. Bölge Karakolu’ndaki dedektiflerinin ve yeni atanan polis şefinin başından geçen olayları konu alır. Dizi ilk defa 17 Eylül 2013 tarihine yayınlandı.

Brooklyn Nine-Nine – Dizi Kadrosu:

  • Andy Samberg: Dedektif Jacob “Jake” Peralta yetenekli ama çocukça davranan bir dedektiftir. Sürekli şakalar yapar ve diğer dedektiflerle dalga geçer. Özellikle dedektif Santiago ile çok uğraşır ancak bunun altında romantik duygular vardır. Dedektif Boyle ile dostluktan da öte bir ilişkisi vardır. Tavırları açısından kaptan Holt ile taban tabana zıt oldukları için anlaşmazlıklar yaşarlar. Tüm çocuksu tavırlarına rağmen ekibin en çok tutuklama yapan polisidir.
  • Stephanie Beatriz: Rosa Diaz zeki ve sert bir dedektiftir. Jake ile polis akademisinde tanışmıştır. Dedektif Diaz öfke kontrolü konusunda sıkıntılar çekmektedir. Gizemli kişiliği ve sert tavırları yüzünden diğer dedektifler kendisinden çekinir. İkinci sezonda uyuşturucuyla mücadeleyle görevli bir ekibin liderliğini başarıyla yürüttü. Bu görevdeki başarısı ona, Jake’e ve kaptan Holt’a takdir madalyası kazandırdı.
  • Terry Crews: Polis Yüzbaşısı Terence “Terry” Jeffords ekip lideridir. İri bir dedektif olan Terry ailesine çok bağlı bir babadır. Kızlarına çok değer verir. Aynı zamanda spor ve vücut geliştirme yapmayı çok seven Terry yoğurda düşkündür. Öyle ki bilgisayarının şifresi bile yoğurttur.
  • Melissa Fumero: Polis Çavuşu Amy Santiago kurallara aşır bağlı örnek bir polistir. Küba asıllı bu dedektif yedi erkek kardeşle büyüdüğü için oldukça rekabetçidir. İleride polis şefi olmak istediği için kaptan Holt ile iyi geçinmeye çalışır ancak zaman zaman aşırı ilgisi kaptanı rahatsız eder. Jake ile sürekli rekabet halindedir.
  • Joe Lo Truglio: Dedektif Charles Boyle sakar, dürüst ve yemek yapmayı seven bir polistir. Jake’in yakın arkadaşıdır. İlk sezonda Rosa’yı korumak için bir merminin önüne atladı ve kalçasından vuruldu. Bu hareketi Cesaret Madalyası ile ödüllendirildi.
  • Chelsea Peretti: Regina “Gina” Linetti polis merkezinin sivil yöneticisi ve kaptan Holt’un yardımcısıdır. Genellikle ilgisiz biri olarak gözükse de zaman zaman yaptığı gözlemlerle göründüğünden daha zeki olduğunu düşündürür. Sinir bozucu ve narsistik tavırları vardır. Dans onun için bir tutkudur. Jake ile çocukluk arkadaşıdır.
  • Andre Braugher: Komiser Raymond “Ray” Jacob Holt karakolun yeni şefidir. Katı bir polis olan Holt’un tavırları fazlasıyla soğuk ve robotiktir. Duygularını belli etmez, neredeyse hiç gülmez, yaptıkları konusunda verim ön plandadır. Örneğin bir yemeğin tadı onun için önemli değildir, besleyici olduğu sürece onun için yeterince iyidir. Ekibin verimini arttırmak için bölgeye atanmıştır. Bu işe Jake’in tavırlarını düzeltmekle başlamaya karar veren kaptan Holt giderek yumuşar ve mesafesini koruyarak ekibe dahil olur. Uzun yıllardır polis olan kaptan Holt teşkilatın ilk açık eşcinsel siyahi polisidir. Çeşitli ön yargılar yüzünden hak ettiği rütbelere ulaşamamıştır. Bir zamanlar çalışma ortağı olan Madeline Wuntch artık ezeli düşmanıdır. Kaptan Holt’un aksine Madeline normal bir şekilde rütbe atlamış ve kaptanın üstü konumuna gelmiştir.
  • Dirk Blocker: Üçüncü Derece Dedektif Michael Hitchcock karakolun eski ve kıdemli dedektiflerindendir. Dedektif Scully’nin yakın arkadaşıdır. Genellikle masa başında çalışır.
  • Joel McKinnon Miller: Dedektif Norman “Norm” Scully karakolun diğer eski dedektifidir. Aşırı kilolu ve tembel bu dedektif sadece masa başında çalışır. Uygunsuz yerlerde ilginç rahatsızlıklarından bahseder. Opera söyleyebilir.

Brooklyn Nine-Nine – Dizi Yorumum:

Sitcomlardan alışageldiğimiz gibi, dizinin her bölümü 20-25 dakika aralığında sürüyor. Sezon 22 bölümden oluşuyor.

Sanırım 2 Broke Girls’den sonra ilk defa soluksuz Amerikan sitcomu izliyorum. Zira herkes gibi How I Met Your Mother izlemeye çalışmış ama daha ilk bölümden sıkılmış birisi olarak dokuz sezon devam edemeyeceğime karar vererek diziyi yarım bırakmıştım…

Gelelim Brooklyn Nine-Nine’a. Gerçekten eğlenerek izlediğim ve karakterlerin oldukça güzel işlendiğinden hepsine içimin ısındığını söyleyebilirim. Arkadaşlıkları, birbirlerine karşı samimiyetleri oldukça sevecendi. İç içe geçmiş arkadaşlık ve iş ilişkilerini oldukça düzeyli bir seviyede yansıtmayı çok iyi başarmışlardı.

Peralta’nın ilk baştaki yalnız kurt çalışmalarından takım çalışmasına dönmesi, Santiago’nun bütün hırslı ve rekabetçi yanları, Diaz’ın öfkesi, Jeffords’un anaç bir tavuk gibi ekibi kucaklaması, Boyle’un tatlılığı, Gina’nın gerektiğinde fazla zeki davranıp ortadaki problemleri çözüvermesi, Holt’un tepeden bakan robotik bir karakter şeklinde takımıyla gurur duyması ve hepsine gösterdiği babacan sevgi, Hitchcock’un hastalıkları, Scully’nin operası… Daha sayabileceğim onlarca uyumsuz gözüken ama bir şekilde bütün hale gelen o kadar eğlenceli bir ekip ki…

İzlemeye doyamıyorum desem yeridir.

Eğer siz de benim gibi kahvaltı yaparken bir şeyler izlemeyi seviyorsanız ya da sadece gülmek istiyorsanız, mümkün olan en yakın zaman Brooklyn Nine-Nine’a başlayın.

Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere!

Site içerisindeki reklamlara tıklayarak bize destek olabilirsiniz, teşekkürler!

Semiha Kaya

6 Haziran 1998 doğumlu, hayalleri yaşından çok olan ve hepsini bir bir gerçekleştirmek için acayip hırs dolu bir insanım.
Hırsımın yanı sıra, üşengeç ve unutkan da olduğum için tüm planlarımı sonsuza dek yaşayacakmışım gibi yaparım lakin genelde anın tadını çıkartırım. Hem ne demiş James Dean?
"Sonsuza kadar yaşayacakmışsın gibi hayal kur. Bugün ölecekmişsin gibi yaşa."
İşte tam olarak ben de böyleyim. Sonsuz hayale sahibim ancak anımın da kıymetini biliyorum. Her anın tadını çıkartıyorum.
Size de anınız kıymetini bilmenizi tavsiye ederim, ne de olsa zaman geri dönmez. :)

Bana, instagram: semihaakaya kullanıcı adı üzerinden ulaşabilirsiniz!

Önerilen makaleler

1 Yorum

  1. […] sezonun yorumunda (Brooklyn Nine-Nine Dizi Yorumu) karakter listesini vermiştim. Ancak yine vereceğim, hoş yazılar arasında pek zaman farkı yok […]

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: