Aybike Parlak
Yaklaşık bir, iki yıldır içinde bulunduğum reading-slump durumundan arada sırada çıkış yapıp şöyle ufak tefek kitapları bitirebiliyorum ama bir türlü yorumlarını sizlerle paylaşamıyorum. Geçenlerde bir arkadaşımla bu seriye maraton yapmaya karar verdik, sonuç olarak 2 günde bitirdiğim bu harika bilim kurgu serisinin ilk kitabını sizlere sunmak için karşınızdayım.
Kitap bizim dünyamızdan çok farklı bir evrende geçiyor. Uzay araştırmaları için gidilen kolonilerde her şeyinizi bir şirket karşılıyor ve sizi koruması için bir GüvBirim androidi gönderiliyor. Bu android, en kısa yoluyla anlatacak olursam robot.
E tabi kurgu gereği bir şeyler farklı olmak zorunda değil mi ? Bizim insan topluluğumuza gönderilen GüvBirim androidi, sistemin bir açığını bulup kendini hackliyor ve insanlar içinde rol yapıyor. Yalnız kaldığı zamanlarda da diğer GüvBirimler gibi sistemini kapatıp güç toplamak yerine arşivine indirdiği binlerce dizi ve filmi izlemeye koyuluyor.
Her şey bizim GüvBirimimizin istediği gibi giderken, bir gün komşu araştırma ekibinden haber alınamıyor, kontrole gittiklerinde, işte bütün aksiyon burada başlıyor, biraz merak edin.
Sonu hiç beklemediğim şekilde beni duygulandırıp ağlattı, açıkçası böyle duygulardan uzak bir ana karakterin olduğu bir bilim kurgu kitabında yazardan böyle bir hareketi hiç beklemezdim, bir bebek gibi sizi ağlatıyor….
Yazarın kurduğu o evren, anlatım biçimi, sonu, ve tam tadında bir kitap kalınlığıyla, benim favori bilim kurgu serilerim arasına girdi.
Kitabı ve seriyi ilk gördüğümde çok merak etmiştim, beklentim çok yüksekti ve bu beklentiyi çok güzel karşıladı. Yazar çok güzel bir dünya yaratmış ve bulduğu o terimler çok harika….
Herhangi bir eksi yön göremediğim için ben tam puan veriyorum kitaba, bilim kurgu sevseniz de sevmeseniz de çok beğeneceğinize eminim bu kitabı. Gerçi ikinci kitaba başlayalı iki hafta falan oldu ama hala bitiremedim, bazı kitaplar seri olmamalı….
Reklamlara tıklayarak bize destek olabilirsiniz . Sağlıkla kalın.
