Brooklyn Nine-Nine – Dizi Yorumu (2. Sezon)

Merhaba arkadaşlar!

Farkında olmadan ikinci sezonu bir anda hüpletmişim… Eh, bölümler 20dk olunca saatin bile farkına varmadan kendi kendime diyorum ki: “Yaa, yirmi dakikalık bölüm… Biraz daha izlerim zaten…”

Evet, çok uzatmadan dizinin yorumuna geçeceğim.

Birinci sezonun yorumunda (Brooklyn Nine-Nine Dizi Yorumu) karakter listesini vermiştim. Ancak yine vereceğim, hoş yazılar arasında pek zaman farkı yok ama… Dışardan gelen biriyseniz, karakterleri kaçırmayın. Gerçi, ikinci sezon yorumu olduğu için biraz spoilerı bol olabilir…

Brooklyn Nine-Nine – Dizi Konusu:

Brooklyn Nine-Nine polisiye komedi tarzında bir Amerikan yapımı televizyon dizisidir. ABD’de Fox tarafından yayınlanmaktadır. Dizi New York Polisi’nin Brooklyn’deki kurgusal 99. Bölge Karakolu’ndaki dedektiflerinin ve yeni atanan polis şefinin başından geçen olayları konu alır. Dizi ilk defa 17 Eylül 2013 tarihine yayınlandı.

Brooklyn Nine-Nine – Dizi Kadrosu:

  • Andy Samberg: Dedektif Jacob “Jake” Peralta yetenekli ama çocukça davranan bir dedektiftir. Sürekli şakalar yapar ve diğer dedektiflerle dalga geçer. Özellikle dedektif Santiago ile çok uğraşır ancak bunun altında romantik duygular vardır. Dedektif Boyle ile dostluktan da öte bir ilişkisi vardır. Tavırları açısından kaptan Holt ile taban tabana zıt oldukları için anlaşmazlıklar yaşarlar. Tüm çocuksu tavırlarına rağmen ekibin en çok tutuklama yapan polisidir.
  • Stephanie Beatriz: Rosa Diaz zeki ve sert bir dedektiftir. Jake ile polis akademisinde tanışmıştır. Dedektif Diaz öfke kontrolü konusunda sıkıntılar çekmektedir. Gizemli kişiliği ve sert tavırları yüzünden diğer dedektifler kendisinden çekinir. İkinci sezonda uyuşturucuyla mücadeleyle görevli bir ekibin liderliğini başarıyla yürüttü. Bu görevdeki başarısı ona, Jake’e ve kaptan Holt’a takdir madalyası kazandırdı.
  • Terry Crews: Polis Yüzbaşısı Terence “Terry” Jeffords ekip lideridir. İri bir dedektif olan Terry ailesine çok bağlı bir babadır. Kızlarına çok değer verir. Aynı zamanda spor ve vücut geliştirme yapmayı çok seven Terry yoğurda düşkündür. Öyle ki bilgisayarının şifresi bile yoğurttur.
  • Melissa Fumero: Polis Çavuşu Amy Santiago kurallara aşır bağlı örnek bir polistir. Küba asıllı bu dedektif yedi erkek kardeşle büyüdüğü için oldukça rekabetçidir. İleride polis şefi olmak istediği için kaptan Holt ile iyi geçinmeye çalışır ancak zaman zaman aşırı ilgisi kaptanı rahatsız eder. Jake ile sürekli rekabet halindedir.
  • Joe Lo Truglio: Dedektif Charles Boyle sakar, dürüst ve yemek yapmayı seven bir polistir. Jake’in yakın arkadaşıdır. İlk sezonda Rosa’yı korumak için bir merminin önüne atladı ve kalçasından vuruldu. Bu hareketi Cesaret Madalyası ile ödüllendirildi.
  • Chelsea Peretti: Regina “Gina” Linetti polis merkezinin sivil yöneticisi ve kaptan Holt’un yardımcısıdır. Genellikle ilgisiz biri olarak gözükse de zaman zaman yaptığı gözlemlerle göründüğünden daha zeki olduğunu düşündürür. Sinir bozucu ve narsistik tavırları vardır. Dans onun için bir tutkudur. Jake ile çocukluk arkadaşıdır.
  • Andre Braugher: Komiser Raymond “Ray” Jacob Holt karakolun yeni şefidir. Katı bir polis olan Holt’un tavırları fazlasıyla soğuk ve robotiktir. Duygularını belli etmez, neredeyse hiç gülmez, yaptıkları konusunda verim ön plandadır. Örneğin bir yemeğin tadı onun için önemli değildir, besleyici olduğu sürece onun için yeterince iyidir. Ekibin verimini arttırmak için bölgeye atanmıştır. Bu işe Jake’in tavırlarını düzeltmekle başlamaya karar veren kaptan Holt giderek yumuşar ve mesafesini koruyarak ekibe dahil olur. Uzun yıllardır polis olan kaptan Holt teşkilatın ilk açık eşcinsel siyahi polisidir. Çeşitli ön yargılar yüzünden hak ettiği rütbelere ulaşamamıştır. Bir zamanlar çalışma ortağı olan Madeline Wuntch artık ezeli düşmanıdır. Kaptan Holt’un aksine Madeline normal bir şekilde rütbe atlamış ve kaptanın üstü konumuna gelmiştir.
  • Dirk Blocker: Üçüncü Derece Dedektif Michael Hitchcock karakolun eski ve kıdemli dedektiflerindendir. Dedektif Scully’nin yakın arkadaşıdır. Genellikle masa başında çalışır.
  • Joel McKinnon Miller: Dedektif Norman “Norm” Scully karakolun diğer eski dedektifidir. Aşırı kilolu ve tembel bu dedektif sadece masa başında çalışır. Uygunsuz yerlerde ilginç rahatsızlıklarından bahseder. Opera söyleyebilir.

Brooklyn Nine-Nine – Dizi Yorumum:

İlk sezona göre biraz daha duygusal durumlara ağırlık vermişler diyebilirim. Mesela ilk sezonda tamamen karakterlerin kişilikleri hakkında bilgi edineceğimiz olaylar izliyorduk.

İkinci sezonda ise, artık kişiliklerini ve duygudurumlarını öğrendiğimiz karakterlerin duygularını derinlemesine görmeye başladık. Mesela ilk sezonun sonunda, Peralta, FBI’a soruşturmada yardım etmek için altı aylığına nine-nine’dan ayrılacağı sırada Santiago’ya karşı hissettiği duyguları söylemişti.

Geri döndüklerinde, Jake aralarında bir şey olabilecek mi diye yokladı ve o sırada Amy ilk sezonda sevgili olduğu adamla birlikteydi ve bir şekilde Jake, Amy’i aşmaya çalışırken başka bir kadınla birlikte oluyordu falan…

Burada bahsettiğim kadar dramatik işlenen bir şey değildi bu arada, sevgililiklerini neredeyse görmüyoruz bile. Sadece laf arasında birbirlerine laf çarpıtma şekillerinden anlaşılıyor çoğu durum.

Bunlar dışında, Yüzbaşı Holt’un takıma daha derin bağlanması ve bir anda onlar için gerçekten önemli bir konuma gelmesi ve aralarındaki bu bağın oldukça eğlenceli bir şekilde yansıtılması bence çok iyiydi.

Bazen, bu tarz sitcomlar can sıkıcı olabiliyor. Çünkü kendinizi sürekli tekrar edecek konulara hazırlamanız gerekiyor. Adamların tek işi suçlu yakalamak olunca, bir noktadan sonra operasyonların aynı şekilde ilerlemesi sıkıcı olabilir ve aynı tip esprilerle içiniz bayılabilir…

Bunları sayıyorum çünkü Supernatural izlerken 5’nci sezona kadar eğlenmiş, 5’ten sonraysa bayılacak düzeye gelmiştim.

Ancak, belki de bu dizinin henüz ikinci sezonunda olduğum içindir… Henüz sıkılmadım aksine ortalık daha yeni kızışıyormuş gibi hissediyorum ve devam eden bölümlerde de harika şeyler olacakmış gibi hissediyorum.

Ayrıca, siyasi durumları takip eden ve az çok ABD haberlerini okuyan kişilerseniz, dizinin alt metinlerde eleştirdiği konumları da fark edebiliyorsunuz ve bir komedi dizisinin alt metinleriyle doyurucu olmasını her zaman harika bulurum.

O yüzden, umarım sizler de benim gibi eğlenerek diziyi izlersiniz! Keyifli günler dilerim.

Ayrıca, site içerisindeki reklamlara tıklayarak bize destek olabilirsiniz!

Semiha Kaya

6 Haziran 1998 doğumlu, hayalleri yaşından çok olan ve hepsini bir bir gerçekleştirmek için acayip hırs dolu bir insanım.
Hırsımın yanı sıra, üşengeç ve unutkan da olduğum için tüm planlarımı sonsuza dek yaşayacakmışım gibi yaparım lakin genelde anın tadını çıkartırım. Hem ne demiş James Dean?
"Sonsuza kadar yaşayacakmışsın gibi hayal kur. Bugün ölecekmişsin gibi yaşa."
İşte tam olarak ben de böyleyim. Sonsuz hayale sahibim ancak anımın da kıymetini biliyorum. Her anın tadını çıkartıyorum.
Size de anınız kıymetini bilmenizi tavsiye ederim, ne de olsa zaman geri dönmez. :)

Bana, instagram: semihaakaya kullanıcı adı üzerinden ulaşabilirsiniz!

Önerilen makaleler

2 Yorum

  1. Brooklyn Nine-Nine her sezonunda ayrı keyif aldığım ekibin enerjisiyle insanı içine çeken mükemmel bir sitcom. Önümüzdeki sezonun final sezonu olması beni ne kadar üzüyor olsa da böyle bir dizinin yayımlandığı döneme gelmek beni mutlu ediyor. Kesinlikle tüm sezonlarını izlemelisiniz.

  2. Merhaba, aslında altıncı sezona kadar geldim ancak yorumlarını girmemişim ^^ Final sezonuyla birlikte, bütün sezonları da ele alan bir yorum yapmayı planlıyorum ve evet, karakterlerin aşırı uyumlu enerjileri var ve bu zaten diziyi izleten en büyük sebeplerden birisi. 🙂

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: